ıllılı.ıl.lı..☆Michael Jackson Fan Club ☆.ıl.lı.ıllılı © Thriller
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

ıllılı.ıl.lı..☆Michael Jackson Fan Club ☆.ıl.lı.ıllılı © Thriller

Michael Jackson Fan Club ™ 2023
 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Mustafa Kemal’in 06 Mart 1922’de yaptığı TBMM Gizli Celse Zabıtlarının 3. Cildinde yer alan konuşması

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
JaCkSonBaSaK
Mustafa Kemal’in 06 Mart 1922’de yaptığı TBMM Gizli Celse Zabıtlarının 3. Cildinde yer alan konuşması FgsKrc
JaCkSonBaSaK


Burçlar Burçlar : Yengeç Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 04/11/09
Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 338
Yaş Yaş : 34
Nerden Nerden : Kayseri
Lakap Lakap : Jackson Hayranı

Mustafa Kemal’in 06 Mart 1922’de yaptığı TBMM Gizli Celse Zabıtlarının 3. Cildinde yer alan konuşması Empty
MesajKonu: Mustafa Kemal’in 06 Mart 1922’de yaptığı TBMM Gizli Celse Zabıtlarının 3. Cildinde yer alan konuşması   Mustafa Kemal’in 06 Mart 1922’de yaptığı TBMM Gizli Celse Zabıtlarının 3. Cildinde yer alan konuşması EmptyPerş. Kas. 09, 2023 9:47 pm


"... Hepiniz bilirsiniz ki, Avrupa'nın en önemli devletleri, Türkiye'nin (Osmanlı’nın) zararıyla, Türkiye'nin(Osmanlı’nın) geriletilmesiyle ortaya çıkmışlardır. Bugün bütün dünyayı etkileyen, milletimizin hayatını ve ülkemizi tehdit altında bulunduran en gelişmelerin hepsi, Türkiye'nin zararıyla gerçekleşmiştir”.
"Eğer güçlü bir Türkiye (Osmanlı) varlığını sürdürseydi, İngiltere'nin bugünkü siyaseti var olmayacaktı. Türkiye (Osmanlı), Viyana'dan sonra Peşte ve Belgrat'ta yenilmeseydi, Avusturya / Macaristan siyasetinin sözü edilmeyecekti. Fransa, İtalya, Almanya da, aynı kaynaktan esinlenerek hayat ve siyasetlerini geliştirmişler ve güçlendirmişlerdir."
" ... Bir şeyin zararıyla, bir şeyin yok olmasıyla yükselen şeyler elbette, o şeylerden zarar görmüş olanı alçaltır”.
Avrupa'nın bütün ilerlemesine, yükselmesine ve uygarlaşmasına karşılık, Türkiye gerilemiş, düştükçe düşmüştür. Türkiye'yi yok etmeye girişenler, Türkiye'nin ortadan kaldırılmasında çıkar ve hayat görenler, birbirlerine zararlı olmaktan çıkmışlar, aralarında çıkarları paylaşarak birleşmiş ve ittifak etmişlerdir.
“…ve bunun sonucu olarak, birçok zekâlar, duygular, fikirler, Türk Devleti’nin yok edilmesi noktasında yoğunlaştırılmıştır”.
“…ve bu yoğunlaşma, yüzyıllar geçtikçe oluşan kuşaklarda, adeta tahrip edici bir gelenek biçimine dönüşmüştür”.
“…ve bu geleneğin, Türkiye'nin hayatına ve varlığına aralıksız uygulanması sonucunda, nihayet Türkiye'yi ıslah etmek, Türkiye'yi uygarlaştırmak gibi birtakım bahanelerle, Türkiye'nin iç hayatına, iç yönetimine işlemiş ve sızmışlardır. Böyle elverişli bir zemin hazırlamak güç ve kuvvetini elde etmişlerdir."
" ...O güç ve kuvvetleri, Türkiye'de ve Türkiye halkında olan ‘gelişme’ cevherine, zehirli ve yakıcı bir sıvı katmıştır”.
Bunun etkisi altında kalarak milletin, en çok da yöneticilerin zihinleri tamamen bozulmuştur.
“Artık durumu düzeltmek, hayat bulmak, insan olmak için, mutlaka Avrupa'dan nasihat almak, bütün işleri Avrupa'nın emellerine uygun yürütmek, bütün dersleri Avrupa'dan öğrenmek gibi birtakım zihniyetler ortaya çıktı”.
Oysa hangi istiklâl vardır ki yabancıların nasihatleriyle, yabancıların planlarıyla yükselebilsin?
Tarih böyle bir olay kaydetmemiştir.
Tarihte, böyle bir olayı çözüm sananlar, işe kalkışanlar, zehirli sonuçlarla karşılaşmışlardır.
İşte Türkiye de, o zaman, bu yanlış zihniyetle sakat olan bazı yöneticiler yüzünden her saat, her gün, her yüzyıl, biraz daha gerilemiş, daha çok düşmüştür.
"... Bu düşüş, bu alçalış, yalnız maddî şeylerde olsaydı, hiçbir önemi yoktu”.
Ne yazık ki, Türkiye ve Türk halkı ahlâk bakımından da düşüyor. Durum incelenirse görülür ki, Türkiye (Osmanlı)Doğu 'maneviyatı' ile sona eren bir yol üzerinde bulunuyordu. Doğu'yla Batı'nın birleştiği yerde bulunduğumuz, Batı’ya yaklaştığımızı zannettiğimiz takdirde, asıl mayamız olan Doğu maneviyatından tamamıyla uzaklaşıyoruz. Hiç şüphesizdir ki, bu durumdan, bu büyük memleketi, bu milleti, çöküntü ve yok olma çıkmazına itmekten başka sonuç beklenemez."
" ... Bu düşüşün çıkış noktası korku ile acz ile başlamıştır. Türkiye'nin, Türk halkının her nasılsa başına geçmiş birtakım insanlar, galip düşmanlar karşısında, susmaya mahkûm imiş gibi Türkiye'yi (Osmanlı’yı)atıl ve çekingen bir hâlde tutuyorlardı”.
Memleketin ve milletin çıkarlarının gerektiğini yapmakta korkak ve mütereddit idiler. Türkiye'deki fikir adamları, âdeta kendi kendilerine hakaret ediyorlardı:
Diyorlardı ki; "Biz adam değiliz ve olamayız. Kendi kendimize adam olmamıza ihtimal yoktur," diyor,
“Bizim canımızı, tarihimizi, varlığımızı bize düşman olan, düşman olduğundan hiç şüphe edilmeyen Avrupalılara, kayıtsız şartsız bırakmak istiyorlardı. 'Onlar bizi idare etsin,' diyorlardı.”
“BİLELİM Kİ, MİLLÎ BENLİĞİNİ BİLMEYEN MİLLETLER BAŞKA MİLLETLERE YEM OLURLAR”
Mustafa Kemal 06 Mart 1922


[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://jacksonmichael.yetkin-forum.com
 
Mustafa Kemal’in 06 Mart 1922’de yaptığı TBMM Gizli Celse Zabıtlarının 3. Cildinde yer alan konuşması
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Mustafa Ceceli & Tarkan Dayanak
» ATATÜRK'ÜN ÇOCUKLUK ANILARI KARDEŞİM MUSTAFA
» Mustafa Ceceli Nigar Muharrem Salıncak
» "Popun Kralı" Michael Jackson'ın hayatını konu alan film için çalışmalar başladı. Filmin ne zaman vizyona gireceği belli oldu.

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
ıllılı.ıl.lı..☆Michael Jackson Fan Club ☆.ıl.lı.ıllılı © Thriller ::  `·.¸¸.·´´¯`··._.·´ SERBEST KÜRSÜ `·.¸¸.·´´¯`··._.·  :: Atamızla İlgili Köşemiz-
Buraya geçin: