Konuşmama hakkına sahipsin söylediğin her şey mahkemede aleyhine delil olarak kullanilabilir. Avukat tutma hakkın var eğer avukat tutacak paran yoksa mahkeme sana bir avukat tayin edecektir."
Her Amerikan filminde duyduğunuz ve hatta ezberlediğiniz bir cümle.
Bu ibarenin yaratılmasına sebep olan kişi Ernesto Miranda.
1963 yılında silahlı soygun adam kaçırma ve tecavüz suçundan tutuklanmış ve karakolda verdiği ifadeye dayanılarak mahkum edilmiştir.
Ancak uyanık avukatları kendisinin yakalandığında hiçbir şey söylememe hakkı olduğunu bilmemesi nedeniyle ifadesinin geçersiz olması gerektiğini iddia etmişler ve bu iddialarında haklı oldukları hükme bağlanmıştır.
Bir kez daha yargılanan Miranda ifadesi haricindeki deliller nedeniyle 11 yıla mahkum olmuştur.
İşin tirajıkomik yanı hapisten çıkınca bir kavgada bıçaklanarak öldürülmüş ve yakalanan şüpheli sessiz kalma hakkını kullanarak yırtmıştır.
Daha sonra bu olaya dayanarak bütün tutuklamalarda şüpheliye haklarının okunmasına başlanmıştır.
Bizde de Yeni Türk Ceza Yasası'nın 147. maddesinde düzenlenmiştir. Türk polisi de söyler yani (En azından söylemesi gerekir! Söyler mi bilemem
hiç yakalanmadım daha )